Türkiye’de ekonomik zorluklarla mücadele eden küçük ve orta ölçekli işletmeler için büyük bir can suyu niteliği taşıyan TOBB Nefes Kredisi, 2023 yılında yürürlüğe girdi. Ancak, bu destek programına olan yoğun ilgi, başvuruların kısa sürede sona ermesine neden oldu. İşletmelerin sıklıkla sorduğu “Nefes Kredisi başvuruları bitti mi, tekrar başlayacak mı?” sorusu gündemdeki yerini korurken, psikolojik açıdan bu durumun işletmeler üzerindeki etkileri de merak ediliyor. Yazımızda, Nefes Kredisi’nin ekonomik boyutları kadar bu süreçte işletmelerin ruh hallerindeki değişimlere de değineceğiz.
TOBB Nefes Kredisi, COVID-19 pandemisi sonrası yaşanan ekonomik daralma nedeniyle hayata geçirilmiş bir teşvik uygulamasıdır. Özellikle aday işletmelere sunulan düşük faizli kredi imkanı, birçok işletmenin ayakta kalmasını sağladı. Ancak, bu kredi uygulaması sadece ekonomik bir destek olmanın ötesinde, işletmelerin psikolojik durumları üzerinde de önemli etkiler yarattı. Kredi başvurusunun yapılması ve sonuçlanmasını beklemek, stres ve kaygı duygularını en üst seviyeye çıkarıyor. Beklentiler, birçok işletmeci için hem umut kaynağı hem de büyük bir stres faktörü oluşturuyor.
İşletmeler, mevcut ekonomik belirsizlikler içinde bu tip bir destek mekanizmasına başvurarak, kendilerini güvende hissetmeye çalışıyorlar. Ancak, başvurunun sonuçsuz kalması halinde yaşanan hayal kırıklığı, psikolojik olarak yıkıcı etkiler yaratabiliyor. Bu nedenle, birçok iş insanı, yeniden kredi başvurusunun başlayıp başlamayacağını öğrenmek için sürekli araştırma yapıyor. Ekonomi uzmanlarına göre, bu tür desteklerin devam etmesi, sadece ekonomik büyüme için değil, aynı zamanda kriz dönemlerinde işletmelerin ruh sağlığı açısından da kritik bir öneme sahip.
Nefes Kredisi’nin 2025 yılı için geçerli olacak faiz oranları ve başvuru şartları hakkında henüz net bir bilgi olmamakla birlikte, mevcut verilere dayanarak bazı öngörülerde bulunabiliriz. Daha önceki dönemlerde sunulan faiz oranlarının düşük tutulduğu ve başvuru şartlarının mümkün olduğunca kolaylaştırıldığı gözlemlenmişti. Bu durumun yeniden sağlanıp sağlanmayacağı, hükümetin ekonomik politikalarına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Öte yandan, işletmeciler için bu sürecin ne denli stresli geçtiği ve bilinmezliğin getirdiği kaygılar göz önüne alındığında, net bir takvim ve açık şartlar sağlanması, psikolojik rahatlama anlamında büyük bir etki yaratacaktır.
2025 Nefes Kredisi başvurularının başlayıp başlamayacağı sorusu, yalnızca bir ekonomik destek arayışının ötesinde, işletme sahiplerinin ruh sağlığını etkileyen bir unsur olarak karşımıza çıkıyor. İşletmecilerin belirsizlikle başa çıkma stratejileri geliştirmeleri, gerek bireysel gerekse toplumsal dayanışma duygusunun güçlenmesi açısından önem kazanıyor. Önümüzdeki süreçte, Nefes Kredisi gibi desteklerin yeniden hayata geçirilmesi, yalnızca ekonomik açıdan değil, aynı zamanda psikolojik iyileşme süreci için de kritik bir adım olacaktır.
Sonuç olarak, TOBB Nefes Kredisi’nin işletmelere sağladığı ekonomik destek, kısa vadede izlenebilecek etkilerin yanı sıra uzun vadeli psikolojik yansımaları da bünyesinde barındırıyor. İşletmecilerin bu süreçteki belirsizlikleri azaltmak adına birlikte hareket etmeleri, dayanışma göstermeleri ve bilgi alışverişinde bulunmaları, gelecekteki olası desteklerin ve fırsatların daha etkin bir şekilde değerlendirilmesine zemin hazırlayacaktır.
Ülkemizdeki işletmeler için maddi kaynakların artırılmasına yönelik adımlar, yeni biçimlerde devam ederse, ruh sağlığı da dahil olmak üzere birçok alanda olumlu gelişmelere zemin hazırlayabilir. Dolayısıyla, gözler 2025 Nefes Kredisi duyurularında!